Anket vesilesiyle irtibata geçtiğimiz bu kadınlarla bağlarımızı güçlendirmeye, komisyon çalışmalarımıza katmaya çalışacağız. İşçi ve emekçi kadınların yaşadıkları tüm sorunlara karşı mücadele ve örgütlenme çağrılarımıza farklı araçları devreye sokarak devam edeceğiz.
İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak İstanbul Avrupa yakasında yaz döneminde bir anket çalışması gerçekleştirdik. Anketi 19 Mart halk hareketinin ardından belirlediğimiz “Krizin faturasına, baskıya ve şiddete karşı örgütlenmeye, direnişe!” çağrılı çalışmamız kapsamında ele aldık. 19 Mart sonrasında işçi ve emekçi kadınlarla birebir temas edebileceğimiz, işyerlerinde yaşadıkları sorunlar ve örgütlenme üzerine kafa yormalarını sağlayabileceğimiz bir anketin işlevsel olabileceğini düşündük. Anketlerimizi açtığımız stantlarda yaptık. Stantlarda bildirilerimizi ve yaz sonunda çıkardığımız gazetemizin İEKK özel sayısını da kullandık. Bu çalışmayı işçi ve emekçilerin yoğun geçiş güzergahı olan noktalarda ve iki ayrı sanayi sitesinde, yanı sıra online olarak mesaj yoluyla gerçekleştirdik.
Ankette çalışan kadınların üç temel sorununu ön plana çıkardık. İşyerinde kreş ya da kreş yardımı olup olmadığı, aynı işi yapan kadın ve erkek çalışanlar arasında ücret farkı bulunup bulunmadığı ve taciz, baskı, mobbing gibi sorunların yaşanıp yaşanmadığı sorularını yönelttik. Yanı sıra, hangi sektörde ve kaç kişilik bir işyerinde çalıştıkları, işyerlerinde sendika olup olmadığı, yaşanan sorunlara karşı ne yapılması gerektiği vb. soruldu. Özellikle stantlarda gerçekleştirdiğimiz anketlerin sonuçlarının paylaşılmasının yararlı olacağını düşünüyoruz.
Anketi başta tekstil, turizm ve hizmet sektörü olmak üzere farklı sektörlerden kadınlarla gerçekleştirdik. İşyerinde kreş ya da kreş yardımı olup olmadığı sorusuna olumlu yanıt veren hiçbir kadınla karşılaşmadık. Kadın ve erkek çalışanlar arasında ücret farkı olmadığını belirtenlerin ise, sektör fark etmeksizin daha çok kurumsal işletmelerde çalışanlar olduğunu gözlemledik. Öte yandan, birçok kişi işyerinde ya da fabrikada ücretlerin konuşulmasının yasak olduğunu, bu nedenle konu hakkında net bir bilgiye sahip olmadığını ifade etti.
Taciz, baskı ve mobbing sorusuna verilen yanıtlarda, özellikle genç kadınların bu konularda daha bilinçli ve farkındalığın yüksek olduğunu gözlemledik. Fabrikalarda, bankalarda ya da kurumsal firmalarda çalışan kadınlar, ustabaşıları veya amirleri tarafından sıkça mobbinge maruz kaldıklarını ifade ettiler. Özellikle turizm sektöründe çalışanlar ile evlerde temizlik veya bakıcılık işi yapan kadınlar, cinsel taciz yaşadıklarını daha çok dile getirdiler. 45-50 yaş üstü kadınlar ise daha çok işyerine tanıdıkları aracılığıyla girdiklerini, taciz gibi bir sorunla karşılaşmamak için özellikle bu tercihi yaptıklarını belirttiler.
“İşyerinizde sendika var mı?” sorusuna stantlarda yaptığımız ankette olumlu bir yanıt alamadık. Bunda anketi gerçekleştirdiğimiz alanlarda (Küçükçekmece, İkitelli, Avcılar) sendikalı işyeri sayısının çok az olmasının etkili olduğunu düşünüyoruz. En çarpıcı olan ise 25 yaş altı kadınların pek çoğunun sendikanın ne olduğunu dahi bilmemesiydi. Sendikal bilinçteki zayıflığın başta genç kadınlar olmak üzere hemen hemen tüm kadınlardan yansıdığını söyleyebiliriz. “İşyerindeki sorunlara karşı sizce ne yapmak gerekir?” sorusuna verilen yanıtlarda da sendikalı olma yanıtı çok sınırlı kaldı.
“İşyerindeki sorunlara karşı sizce ne yapmak gerekir?” sorusuna verilen yanıtlarda mücadele etme bakışının zayıf olduğunu gözlemledik. En sık verilen cevap “yönetime şikâyet iletmek” oldu. Ayrıca yaşanan sorunları ekonomik krize ve AKP-MHP iktidarının politikalarına bağlayıp, “iktidarın değişmesi gerekiyor” yanıtını verenlerle de sıklıkla karşılaştık.
Bu anket deneyiminin, işçi direnişleri ve sendikal çalışmalar kapsamında ilişki kurduğumuz, mücadele bilincine sahip kadınlardan daha farklı profile sahip kadınlara ulaşma konusunda imkân sağladığını söyleyebiliriz. Anket vesilesiyle irtibata geçtiğimiz bu kadınlarla bağlarımızı güçlendirmeye, komisyon çalışmalarımıza katmaya çalışacağız. İşçi ve emekçi kadınların yaşadıkları tüm sorunlara karşı mücadele ve örgütlenme çağrılarımıza farklı araçları devreye sokarak devam edeceğiz.
Küçükçekmece İşçi Emekçi Kadın Komisyonu



