Tereddüt yenilgiye kararlılık zafere götürür!

“Ülkenin içinde bulunduğu siyasal durum, yaşanılan ekonomik kriz ve sendikaların durumu düşünüldüğünde petrokimya işçisinin önünde bir yandan kendi fabrikasındaki iç örgütlülükleri güçlendirmek, öte yandan değişik fabrikalar arasında ortak mücadele zeminleri inşa etmek görevi duruyor.”

Petrokimya sektöründe çok sayıda fabrikada sözleşme süreçleri yaşanıyor. Gelinen aşamada bazı fabrikalarda sözleşmeler imzalanmış olsa da birçok fabrikada süreç devam ediyor.

Greve saatler kala imzalanan bir dizi sözleşme işçilerin istediği şekilde değil, razı olduğu-edildiği haliyle sonuçlandı. Öyle ki çoğu fabrikada alınan zam oranları ancak asgari ücret seviyesine denk geliyor. Kâğıt üstünde gönüllü, ekonomik şartlarda zorunlu mesailerle ve yan haklarla mevcut duruma tamah eder vaziyette birçok işçi.

Petkim, Ravago, Toros Tarım, Eaton, Bayer gibi fabrikalarda sözleşmeler imzalandı. Tümünde de alınan ücret zamları reel ücretlerdeki erimeyi telafi etmekten uzak kaldı. Ravago’da çalışma süresinin 40 saate düşürülmesi gibi anlamlı kazanımlar elde edildi ama bunun karşılığında ücret artışı talep edilenin altında kaldı.

Öte yandan Bursa’daki Polifleks fabrikasında sözleşme süreci işçiler ve sendika tarafından alışık olunmadık eylemli bir süreç olarak örgütlendi. Polifleks işçileri sermayenin sefalet dayatmalarına karşı taleplerinin arkasında anlamlı bir kararlılıkla durdular. Her gün vardiya giriş çıkışlarında ve fabrika içinde eylemler gerçekleştirdiler. Grev provası anlamı taşıyan bu eylemler Polifleks kapitalistini geri adım atmaya mecbur bıraktı. Sözleşme işçilerin taleplerine oldukça yakın bir şekilde imzalanmış oldu.
Hâlâ sözleşme süreci devam eden fabrikalardan DYO’da 8 Haziran’da, TPI’da ise 6 Haziran’da greve çıkılacağı önceden ilan edilmişti. Hareketsizliğin ve dayatmalara karşı sessizliğin yol açtığı bir yorgunluk hali yaşanıyor her iki fabrikada. Oysa geçen seneki fiili grevden öz güven kazanarak ve taleplerini kabul ettirerek çıkmıştı TPI işçisi. Bu kazanımın iç örgütlülüğü güçlendirmek için yeterince değerlendirilmemiş olması TPI kapitalistlerinin bir kez daha dayatmacı tutumlarda bulunmasının önünü açıyor. Yakın zamanda işten atma saldırısı yaşayan ve süreci sendika tarafından sürüncemede bırakılan DYO için de benzer şeyler söylenebilir. Ama her iki fabrikada süreci tersine çevirecek yeterli sayıda deneyimli işçi bulunuyor.

Geçen sene yaz aylarında bir direniş deneyimi yaşayan Pulver işçileri de sözleşme süreci süren fabrikalardan. İşçiler yaptıkları eylemlerle kararlılık gösterip iç bütünlüklerini güçlendiriyorlar. Yapılan eylemlerden kaynaklı bir işçinin atılması karşısında birlikleri sayesinde üretimi durdurarak geri aldırmayı başardılar. Şimdi talepleri sermayeye kabul ettirme görevi duruyor önlerinde.
Standart Profil greve hazırlanan başka bir petrokimya fabrikası. 31 Mayıs’ta greve çıkılacağı söylense de içerden yansıyan bilgiler anlaşmanın sağlanacağı yönünde. Kocaeli’de kurulu bulunan Özka Lastik de anlaşmazlık zaptının ardından grev kararı alınan fabrikalardan birisi.

Petrokimya sektörü Türkiye kapitalizmi için oldukça önemli ve stratejik bir sektör. Bugüne kadar gerçekleşen sözleşmeler üzerinden bakıldığında işçilerin bu gücünü yeterince kullandığını söylemek mümkün değil. Bunda işkolu sendikalarının bir türlü uzlaşmacı çizginin dışına çıkarılamamış olması başat faktörlerden biri. Sözleşmelerin tek tek yapılması da değişik fabrikalardan işçilerin birlikte davranmasını engelliyor. Ayrıca AKP iktidarının alışkanlık haline getirdiği grev yasakları tehdidi işçilerin mücadele kararlılığını etkiliyor. Oysa ki bu sene içinde Bekaert ve Schneider fabrikalarında hükümetin grevleri yasaklamasına karşı örgütlenen mücadele grev yasaklarının nasıl aşılabileceğini gösteriyor.

Krizin faturasını ödememek ve insanca yaşamak özellikle bugünlerde kararlı bir mücadele gerektiriyor. Ülkenin içinde bulunduğu siyasal durum, yaşanılan ekonomik kriz ve sendikaların durumu düşünüldüğünde Petrokimya işçisinin önünde bir yandan kendi fabrikasındaki iç örgütlülükleri güçlendirmek, öte yandan değişik fabrikalar arasında ortak mücadele zeminleri inşa etmek görevi duruyor.

Ama hepsinden önemlisi yalnız sözleşme süreci süren petrokimya işçisine değil tüm işçi sınıfına kararlılık gerekiyor. Zira sınıf mücadelesinde tereddüt yenilgiye, kararlı mücadele zafere götürür.