AKP iktidarı ve yandaşları İsrail’in yanında!

Gerçek ortadadır. Filistin halkının yaşadığı katliamı sermaye ve gerici iktidarlar engelleyemez. Her dinden, dilden, mezhepten birleşmiş işçiler, emekçiler engelleyebilir. Bizler de Türkiyeli işçiler-emekçiler olarak; başta gerici iktidarın İsrail’le tüm ticari, askeri vb. ilişkileri kesmesini sağlamak için mücadelemizi büyütmeliyiz. Filistin halkının haklı ve meşru davasına bugün için en önemli katkılardan birini bunu başararak sunabiliriz.

Sermaye iktidarı AKP’nin şefi, yöneticileri, yandaşları kürsülerde “katil İsrail”, “terörist İsrail” gibi hamasi nutuklar atarak Filistin’in yanında oldukların açıklıyorlar.

Gerçekte ise tablo tam tersi!

7 Ekim’den bu yana Gazze’ye 1 tır insani yardım malzemesi dahi gönderemeyen Türkiye’den Siyonist İsrail’e her gün 7 ila 10 gemi malzeme taşınıyor. Önemli bir kısmı iktidar yandaşı olan, devlet teşvikleri alan şirketler aracılığıyla gönderiliyor. Siyonist İsrail’e Türkiye’den taşınan yüklerin ağırlığını petrol, çimento, demir-çelik, kimyasal maddeler, İsrail ordusu için sebze-meyve oluşturuyor.

Peki, Türkiye’den İsrail’e taşınan malzemeler ne için kullanılıyor? Türkiye limanlarından taşınan petrol İsrail’in sanayi alt yapısının, savaş makinalarının düzenli olarak işlemesini sağlıyor. Filistin halkının başına uçak, tank vb. ile yağdırılan bombalar bu sayede atılıyor.

Türkiye’den İsrail’e ihraç edilen demir-çelik ise İsrail savaş sanayisinin temel girdisini oluşturuyor. Diğer yandan Gazze’ye uygulanan yoğun ambargo ve kuşatma nedeniyle Gazzeliler temel ihtiyaçlara dahi ulaşamazken İsrail ordusu için sebze, meyve, gıda Türkiye’den gönderiliyor…

Türkiye, İsrail ilişkisine dair gerçekleri anlamak için bu kadarı dahi yeterli.

Peki iktidar ne yapıyor; hamasi nutuklar atıyorlar. Her fırsatta “terörist”, “katil İsrail” diyorlar. Gelin görün ki AKP iktidarı terörist İsrail’le askeri, siyasi, ticari, diplomatik ilişkileri olduğu gibi sürdürüyor. Bu gerçeklerin üzerini örtmek içinse şov yapıyorlar. Neymiş efendim, Meclis menüsünden Coca Cola, Burger Kıng vb. ürünleri kaldırmışlar, AKP’li belediyeler de bu ürünleri temin etmeyi durdurmuş falan, filan zırvalıklarla gerçeklerin üzerini örtmeye çalışıyorlar.

AKP’nin iktidarından nemalanan, dinci-gerici cemaatler de aynı kervanda yer alıyor. Dinci-gerici cenah içinde Filistin davasını en çok sahiplenir görünen HÜDA-PAR denen kontra yapının yöneticileri İsrail’le çalışan şirketlerle doğrudan temas içerisindeler. Somut bir örnek verecek olursak İsrail’in çimento ihtiyacını karşılayan ve düzenli sevkiyat yapan Eren Holding bu kontra yapıyla doğrudan ilişkilidir. Başka bir örnek ise AKP Hatay mv. adayı ve eski il başkanı İbrahim Güler’dir. Güler’in gemisi İsrail’e düzenli olarak sevkiyat yapıyor. Kalkavanlar, Kalyonlar, daha niceleri bu kervanda yer alıyor.

Yapılması gerekenler..

Yapılması gereken İsrail’le tüm ilişkileri kesmektir. Siyonist savaş makinasının temel girdisi olan petrol, demir-çelik ürünleri başta olmak üzere Türkiye limanlarından bütün sevkiyatı durdurmaktır. Sermayelerini insan hayatından öncelikli görenlerin bu adımları atmayacağı açıktır. Emek sömürüsü üzerinden yükselen şirketler, dinci-gerici cemaat topluluklar, bunlara sırtını dayamış iktidarlar için insanların hayatlarının bir önemi yoktur. Onların tek düşündüğü kasalarına giren paradır. Egemenler için din kardeşliği de, mazlumluk da, katliamlar da para ile ölçülen şeylerdir. Ağızlarından çıkan her söz kan ve ölüm üzerine kurulu çarklarını kamufle etmenin bir malzemesidir sadece.

Dünyanın her yerinde Filistin halkının haklı ve meşru davasının yanında işçiler, emekçiler yer aldılar. Din, dil, ırk ayrımı yapmadan gerçek ve samimi bir tutumla. Birçok ülkede silah fabrikalarını protesto ettiler, limanlardan İsrail’e giden gemileri engellediler… Yapanlar işçilerdi, emekçi halklardı. Hristiyan’dı, Yahudi’ydi, Budistlerdi, Ateistlerdi, Müslümanlardı…

Gerçek ortadadır. Filistin halkının yaşadığı katliamı sermaye ve gerici iktidarlar engelleyemez. Her dinden, dilden, mezhepten birleşmiş işçiler, emekçiler engelleyebilir. Bizler de Türkiyeli işçiler-emekçiler olarak; başta gerici iktidarın İsrail’le tüm ticari, askeri vb. ilişkileri kesmesini sağlamak için mücadelemizi büyütmeliyiz. Filistin halkının haklı ve meşru davasına bugün için en önemli katkılardan birini bunu başararak sunabiliriz.

Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği!