Metal işçisi kazanmak istiyorsa…

Sendika bürokratlarına, MESS’e ve hükümete göre metal işçileri yüzyılın sözleşmeleri ile görülmemiş zamlar alıyorlar. Ancak her nedense asgari ücretten ve yoksulluktan kurtulabilmiş değiller. Bu şer üçlüsünün yalanları bir yana, metal işçilerinin aldığı sınırlı ücret artışlarının daha cebine girmeden eridiğini hepimiz biliyoruz.

MESS, hükümet ve sendikal bürokrasi elbirliği halinde, bizlere ağır çalışma koşulları ile köleliği dayatıyorlar. Emeğimizi sömürüyor, aidat adı altında her ay haraç kesiyor, hakkımızı aradığımızda, greve çıktığımızda yasak getiriyor, karşımıza dikiliyorlar. Bütün bunları bizlerin suskunluğu ve örgütsüzlüğü sayesinde sürdürülebiliyorlar.

Sefaletin diğer adı: MESS Grup TİS’i

1 Eylül 2021-1 Eylül 2023 dönemini kapsayan MESS Grup TİS’i imzalanalı bir yıl oldu. Yetkili üç sendikanın bürokratları (Türk Metal, Birleşik Metal-İş, Özçelik-İş) gülücüklerle poz vererek imzalamışlardı. Sözleşmenin imzalandığında çöp olduğu açıktı. Aradan bir yıl geçti ve tablo ortada. TÜİK’in uydurma rakamları üzerinden enflasyon farklarına mahkûm edilen metal işçileri alım güçlerinin hiç olmadığı kadar düştüğü bir dönemden geçiyorlar.

Durum böyleyken, metal işçilerinin Temmuz sonrası zam talebi, sendikacıların “Enflasyon farkını bekleyin”, “Sözleşme dışında zam alamayız” söylemleri ve promosyonlarla geçiştirilmeye çalışıldı.

Ek zam talebi meşru ve haklıdır!

Asgari ücretin belirlenmesi ile ek zam talebi yeniden güçlü bir biçimde yükseltilmeye başlandı. Birçok fabrikada işçiler bir araya geliyor, eylemlere başlıyorlar. Bu öfkenin kendilerini hedef almasını istemeyen sendika bürokratları da ek zam talebini dillendirmeye başladılar. Birleşik Metal-İş yönetimi %20’lik ek zam talep ettiklerini duyurdu. İşçilerin kayıplarını karşılayamayacak bu oran ile asgari ücretin altında kalacak binlerce metal işçisi bulunuyor. Bu bile %20’lik zammın yetersizliğini ortaya koyuyor.

MESS’in ise ücretlerin asgari ücrete çekilmesi, enflasyon farkını iki ay önden vermek ve 20 kuruşluk kıdem zammı dışında henüz bir teklifi yok.

Şunu unutmamak gerekir ki, sadece talep ederek, sosyal medyadan ya da başka mecralardan tepkiler gösterilerek hak alınamaz. Bir mücadele programının oluşturulması, tepkinin eylemli bir biçimde ortaya konulması, gerekirse üretimden gelen gücün kullanılması olmazsa olmazdır. Bunu yapabilmek için tabandan bir araya gelmek, komiteler oluşturmak gerekir. Mücadele; sendikaların yönetimini işgal eden bürokrat takımına bırakılamaz. İşçi sınıfı kendi göbek bağını kendisi kesmelidir.

Metal işkolunda diğer bir önemli gelişme

Şimdi de Birleşik Metal-İş’in yetkili olduğu bir dizi MESS fabrikasında grev kapıda. Birleşik Metal-İş Sendikası, tutulan uyuşmazlık zaptının ardından, 23 Ocak’ta 5 işletme ve 11 fabrikada grev kararını uygulamaya başlayacağını açıkladı.

Bu süreç metal işçileri için önemli bir sınav olacak. Burada elde edilecek kazanımlar bütün işkolunu tetikleyebilir. Bu yüzden “kazanana kadar grev” kararlılığı sağlanmalı, diğer fabrikalar da bu sürece kendi mücadeleleri olarak yaklaşmalıdır. Olası grev yasağına, işten atma tehditlerine, polis baskısına karşı hazırlık şarttır. Metal işçileri kazanmak, hakları olanı almak istiyorlarsa, geri adım atmamalıdırlar.

Bu süreçte hem sendikal bürokrasinin oyunlarına hem sermayenin manevralarına karşı uyanık olmak gerekir. Elbette, baskı ve zorbalıkla ayakta kalmaya ve her türlü hak alma eylemini ezmeye çalışan AKP iktidarının saldırılarına karşı hazırlıklı olmak da şarttır.

Yakın zamanda Bekaert işçilerinin grev yasağını tanımayan tutumu önemli bir adımdı. Ancak bu tutumun devamını getirmek, örgütlü ve politik bir hazırlığı da gerektiriyor.

Bugün en küçük bir hak alma mücadelesini sonuca ulaştırmak bile, ancak sermayenin ve onun hizmetkarı AKP iktidarının olası saldırılarına göğüs germe cüretini göstermekle mümkündür.

Türkiye işçi sınıfının motor gücü olan metal işçilerinin bu cüreti gösterebilecek, karşısına çıkacak sorunları aşabilecek gücü vardır. Önemli olan bu gücü örgütlü bir tarzda harekete geçirebilecek bir iradenin ortaya konulabilmesidir.