Takiyeci AKP’nin zayıf karnı: Filistin

Tam da emperyalist efendileriyle işleri yeniden rayına oturtmaya çalışırken, Filistin’de yaşanan gelişmeler en fazla AKP’yi zora soktu. Sözden çıkmayan uslu bir çocuk olarak mı davranacak, yoksa tabanının denetimini kaybetmemek için “din kardeşliği”ne mi soyunacak?

Elbette AKP’nin Filistin konusundaki çıkmazı yeni değil. Bugüne kadar Filistin sorununu iç politikada hep bir istismar alanı olarak değerlendirdi. Erdoğan’ı İslam ümmetinin lideri olarak pazarlamak için yapılan çıkışlarda Filistin, istismar edilen en önemli konulardan biri oldu. Yıllarca “One minute” efsanesine sarıldılar. Gerçekte emperyalizmin ve Siyonizmin sadık müttefiki olmaktan hiçbir zaman vazgeçmediler.

Şimdi ise tam da yerel seçimler öncesinde hamaset nutukları atma şansını kaybetmiş görünüyorlar. Erdoğan bir yandan insani yardım çağrıları yapsa da, “Eyyyy Amerika, eyyyy İsrail”ler çoktan geride kaldı. Amerika’ya “Büyük devletler çözümün parçası olur!”, İsrail’e “Devletler kurallı savaşır!” diyerek, alçak perdeden sesini duyurmaya çalışıyor. Daha doğrusu tabanı karşısında zor duruma düşmemek için görüntüyü kurtarmaya çalışıyor. AKP şefinin takiyecilikte sınır tanımadığı biliniyor. Ama sertleşen direniş onun da manevra alanını kısıtlıyor. Direniş, İslam dünyası liderliği hayalleri gören Erdoğan’ın gerçekliğini bir kez daha ortaya seriyor.