Böyle buyurdu Erdoğan…

“Gerçekleştirdikleri hizmet de soygun ve rant üzerine kuruludur. Belediyelerin bütün hizmetlerinin halka parayla satıldığı bir anlayış hakimdir. Karşımıza geçip “oy yoksa, hizmet yok!” diyenlere, “size verilecek oyumuz yok, sorulacak hesabımız var” demenin vaktidir.”

Erdoğan seçim mitinglerine devam ediyor. Hatay’da yaptığı konuşmada, “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı.” dedi. Üstelik bu sözleri depremde ağır bir yıkım yaşamış bir kentte sarf etti. Bize oy vermezseniz, garip kalmaya devam edersiniz mesajını verdi. Rantını yiyemediği kentte yaşayan insanların umurlarında olmadığını göstermiş oldu.

Deprem sonrası Hatay’da yaşananlar ortadadır. Saray rejimi depremden etkilenen bütün illerdeki insanları yalnız bırakmıştır. Halk dayanışmayla enkazın altından çıkmış, dayanışmayla ayakta kalmıştır.

Erdoğan, Hatay konuşmasının aldığı tepkilere rağmen oy için şantaj yapmayı gittiği diğer yerlerde de sürdürdü. Ordu’da yaptığı konuşmayla, “Bizim olmadığımız bir büyükşehir belediyesi doğalgazı nasıl getirecek. Biz varsak doğalgaz var. Biz yoksak doğalgaz yok!” dedi. Merkezi iktidarı elinde bulunduruyor olmalarını işçi ve emekçileri tehdit etmekte kullanıyor. Doğalgazın bile AKP’ye verilecek oya bağlı olarak gelebileceğini itiraf ediyor. Belediyelerde olmadıkları yerlerde en temel insani ihtiyaçlarımızın bile karşılanmayacağını söylüyor.

Şu çok açık bir gerçektir. Sermaye iktidarının dümenindeki saray rejimi devletin bütün olanaklarını kendi çıkarları için kullanmaktadır.

Birçok ilde belediyelerin taleplerinin görmezden gelindiğini, merkezi kurumların ve bakanlıkların onay vermeyerek yerel projeleri engellediğini biliyoruz. Bu düzende yerel yönetimlerin yetkilerinin güdüklüğü ortadadır. Zaten sermayenin ihtiyaçlarına göre şekillenmeyen her türlü yerel adım engellenirken, Erdoğan tam bir arsızlıkla, ancak soygun ve rant düzeninin dümeninde olduklarında hizmet edeceklerini söylüyor.

Gerçekleştirdikleri “hizmet” de soygun ve rant üzerine kuruludur. Belediyelerin bütün hizmetlerinin halka parayla satıldığı bir anlayış hakimdir. Karşımıza geçip “oy yoksa, hizmet yok!” diyenlere, “size verilecek oyumuz yok, sorulacak hesabımız var” demenin vaktidir.