Bizler Selçuk Kozağaçlı’yı yalnızca Soma, Berkin Elvan, Suruç davalarında avukatlık yapmasından değil; ölüm ve meta düzenine karşı işçi sınıfının ve ezilenlerin safında yer almasında tanıyoruz. Soma Katliamı’nın ardından yaptığı konuşma hâlâ hafızalarımızdadır…
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Onursal Başkanı Selçuk Kozağaçlı, toplamda 7.5 yıldır tutuklu…
Devrimci avukat Kozağaçlı’nın devam eden tutukluluğunun keyfi ve siyasi bir karar olduğu tahliye edilmesinin üzerinden 24 saat bile geçmeden tekrar tutuklanmasıyla gözler önüne serildi. Kozağaçlı 2017’de yine tahliye edilmesinden üç gün sonra, “kuvvetli suç şüphesinin varlığı ve kaçma şüphesi” iddiasıyla tekrar tutuklanmıştı. Oysa hakkında ilk soruşturma başlatıldığında yurt dışında olmasına rağmen gelip savunmasıyla ülkedeki hukuksuzlukları yargılayan Kozağaçlı için kaçma şüphesinin bulunduğunu iddia etmek ancak bu ülkenin savcı ve mahkemelerinin yaratabileceği bir garabetti.
Kozağaçlı, ne cezaevine girmekten ne de yaptıklarının sorumluluğunu almaktan kaçmıştır. İçeride de dışarıda da sınıf mücadelesinin bir parçası olmaya devam etmiştir. Tahliye edildiğinde, “Hiç gitmemiş gibi geldim (…) Tekrar yatılır, tekrar çıkılır ama bize bu şekilde davranmalarına izin vermeyeceğiz. Bu şekilde bir ülke istemiyoruz, ne lazımsa düzelteceğiz.” diyerek bunu bir kez daha göstermiştir.
Bizler Selçuk Kozağaçlı’yı yalnızca Soma, Berkin Elvan, Suruç davalarında avukatlık yapmasından değil; ölüm ve meta düzenine karşı işçi sınıfının ve ezilenlerin safında yer almasında tanıyoruz. Soma Katliamı’nın ardından yaptığı konuşma hâlâ hafızalarımızdadır:
“Ne için yaşıyoruz? Güvenlik yok. İş yok. Gelecek yok. Hukuk yok. Anayasa yok. Yaşıyoruz. Bu yaşamak çok kutsal. Öyle mi? Öyle değil. Yaşamın kendisi değil kutsal olan. Kutsal olan adil bir yaşam, onurlu bir yaşam, haysiyet sahibi bir yaşam. Sırf yaşamak değil kutsal olan. Milyonlarca insan ölüyor her gün bir hiç uğruna. Ölmek ya da kalmak meselesi değil bu mesele. Onurlu yaşamak ya da yaşamamak meselesi.” Kozağaçlı da işçi sınıfının safında, onuruyla yaşamayı tercih edenlerdendir. Kendini sınıf mücadelesine adamış devrimci bir avukattır.
İşte tam da bu yüzden iktidarın hedefindedir. Haksızlıklara, hukuksuzluklara karşı çıkanlar, mücadeleyi seçenlerin yolu cezaevinden geçmektedir. Ancak Kozağaçlı’nın dediği gibi “haysiyet sahibi insanların hapishaneden korkması için bir sebep yok”tur.