“Ortaya dökülen bu pislikler kişiler üzerinden tanımlanamayacak düzeydedir. Burada açık bir suç şebekesi vardır.”
Geçtiğimiz haftalarda Ali Yeşildağ diye birisi çıktı ve ‘aile’den biri olarak, Erdoğan’a “Tayyip Abi” diye hitap ederek kirli ilişkilerini ifşa etti. Anlattıkları, kendisinin de içinde bulunduğu kirli ilişkileri, çürümeyi ortaya koyuyor; yağma ve talan düzeninin nasıl işlediğini gösteriyor. Daha önce de Sedat Peker ve Muhammed Yakut gibi bu suç çetesi üyeleri benzer açıklamalarda bulunmuşlardı. Anlaşılan o ki zamanında iktidarla birlikte kirli işler çevirenler anlaşmazlıklar yaşadıklarında veya kendilerine kapı gösterildiğinde ortaya çıkıp ifşaatta bulunuyorlar. Hele bir de öküz ölür ve ortaklık bozulursa daha kimlerin kimlerin konuşacağını siz o zaman görün.
Ali Yeşildağ kimdir?
Ali Yeşildağ sıradan biri değil. Erdoğan’ın en yakınında olan Yeşildağ kardeşlerden küçük olanı. Abisi Hasan Yeşildağ ise Erdoğan tutuklanmadan üç gün önce onu yalnız bırakmamak için bir suç işleyerek cezaevine girip korumalığını yapan biri. Yeşildağ Kardeşler ülkücü olarak bilinen, Abdullah Çatlı grubunda yer alan, mafyatik-çeteci ilişkiler içindeki insanlar. Hasan Yeşildağ’ın adı Abdi İpekçi suikastinde de İsviçre’de uyuşturucu kaçakçılığı davalarında da geçiyor. Yeşildağ ailesinin 90’lardan beri Erdoğan ile yakın ilişkileri olduğu biliniyor.
Erdoğan İBB başkanıyken yaşanan İGDAŞ skandalının ardından, 2001’de “Yürü ya Hasan” başlığıyla Hürriyet’te çıkan habere göre “…her taşın altından çıkan Hasan Yeşildağ 1995’te beş parasız biriydi. Tayyip’le tanıştı, köşeyi döndü.” Yeşildağlar Erdoğan’la kurdukları yakın ilişki ile daha da zenginleşmiş. Hatta bu sayede Ethem Sancak elindeki havuz medyasının bir kısmını Yeşildağlar’a devretmiş. Sedat Peker’e göre ise Erdoğan’ın arkasındaki üç büyük güçten birisi Yeşildağ kardeşler.
Yeşildağ Kardeşler’in Erdoğan ile yakın ilişkileri sürüyor olmalı ki açıklamalarının ardından Ali Yeşildağ’ı dışladılar ve “Ailemiz ile hiçbir organik bağı yoktur.” dediler.
Ali Yeşildağ ne anlatıyor?
Ali Yeşildağ, FETÖ firarisi Cevheri Güven’in youtube kanalında konuştu. Kim, hangi çıkar hesaplarıyla bu ifşalara yer veriyor başka bir tartışma konusu. Ancak Yeşildağ’ın anlattıklarının somut bilgilere dayandığı da açık.
Ali Yeşildağ, ihalelerdeki yolsuzlukları anlatıyor. Antalya Havalimanı işletmesi ihalesini 4 milyar dolar teklif veren Çelebi Grubu’na değil 3 milyar veren İbrahim Çeçen ve yabancı ortağına nasıl verildiğini… Çelebi Grubu’nun dosyasından çalınan ‘eksik’ evrak nedeniyle ihaleyi kazanamadığını söylüyor. Bu ihalede “Tayyip Abi 1 milyarı indirdi!” diyor.
Yeşildağ başka bir videoda, Tarım Bakanlığı’ndaki 3,5 milyar dolarlık vurgundan bahsediyor. İthal et ve bakliyat kararının birkaç kişinin zengin olması için alındığını, AB’nin verdiği 3,5 milyar euroluk fonun, biri kendisine ait 8 firma arasında nasıl pay edildiğini anlatıyor. Bu 8 firmanın da %50 hissesinin Mehdi Eker’de olduğunu, bunu fark eden Erdoğan’ın Eker’i gönderdiğini ve bütün işleri eline aldığını belirtiyor.
Yağma-talan-suç şebekesi
İfşalar nasıl devam eder şimdiden bir şey demek zor. Açıklamaları yapanların da bu çıkar şebekesinin bir parçası olduğunu, bir pazarlık içinde bunları yaptığını bilmek gerekir. Onlar için sınırları belirleyen, kendi çıkar ilişkileridir. Yoksa bu sömürü, yağma ve talan düzenini değiştirmek gibi bir dertleri yoktur.
Ortaya dökülen bu pislikler kişiler üzerinden tanımlanamayacak düzeydedir. Burada açık bir suç şebekesi vardır. Boğazına kadar pisliğe batmış, hatta pislikten beslenen faşist-gerici bir rejim gerçeği vardır. Ellerinde bulundurdukları iktidar mekanizmasını, gerici ilişkileri çıkar ve suç şebekeleriyle kol kola bir şekilde işletmektedirler. Bütün devlet kurumları da bu şebekenin bir parçası durumundadır.
Erdoğan’ın milyar dolarları indirdiği bu düzende en ufak rüşvet milyon dolarlardan başlıyor. Böylesi bir yağma düzeninin nimetlerinden vazgeçmeye niyeti olmayanların iktidarı bırakmamak için elinden gelen her şeyi yapacağı da açıktır.