“Bizler sendika bürokratlarının derdini biliyoruz. Anketlerle yapmaya çalıştıkları algı operasyonunun da farkındayız. Çözüm, bunun farkında olan öncü metal işçilerinin harekete geçmesindedir. Onların anketlerine karşı kendi taleplerimizi belirlemeli, komitelerimizi kurmalı, kendi gücümüze güvenmeliyiz.”
MESS ile gerçekleşecek TİS görüşmeleri öncesinde Türk Metal yaptığı anketlerle sözde demokrasicilik oynuyor, algı operasyonu yapmaya çalışıyor. Yoksa derdi metal işçilerini sürece dahil etmek, onların ne istediklerini öğrenmek değil.
Metal işçisinin tepki ve öfkesinin gayet farkındalar ve kendilerine yönelen tepkiyi bastırmak amacını güdüyorlar. Ancak anketlerle hedeflerine ulaşamadılar. Bir anket şirketi ile anlaşıp sınırlı sayıda işçi ile yapmaya kalktılar. Tepkilerden sonra bütün işçilerle yapmak zorunda kaldılar. Renault işçilerinden başlayarak başka fabrikalara yayılacak şekilde anket protestosuyla karşılaştılar.
Peki Türk Metal’in yaptırdığı anketler, metal işçilerinin iradelerini, istek ve taleplerini yansıtıyor mu? Hayır. Türk Metal’in ortaya koyduğu anket işçilerin temel gerçeklerinden kopuk, bugünün kriz koşullarını anlamayan tarzda kurnazca sorularla dolu. Zam oranlarına dair sorularda en yüksek seçeneğin altı aylık yüzde 50, yıllık ise yüzde 70 olması bir algı operasyonudur. MESS’in sınırlarına işçiyi ikna etmeye çalışmaktır. Anketteki sorular, işçilerin hangi koşullara razı gelceğini ölçmeye yönelik sorulardır. İşçilerin gerçek taleplerini yansıtmaktan uzaktır.
Mücadele, eylem, grev hazırlığı, grev yasakları, sendikal işleyiş vb, konulara dair ise tek kelime yok.
Bu anketler Birleşik Metal’in yaptığı komite toplantılarında işçilere gösterilerek, bakın Türk Metal ne düzeyde zam istiyor, biz de fazla yüksekten uçmayalım denilmiştir.
Bir soru da sözleşmenin kaç yıllık olması gerekir diye sorulmuş. Sorunun şıklarından biri ise “süre önemli değil”. İşçileri üç yıllık sözleşmeye razı etmeye çabalayanlar, sözleşme süresinin önemsiz olduğu algısını bilinçlere yerleştirmeye çalışıyorlar.
Başka sorularda ise yemek, servis, benzeri koşullar sorulmuş ama yanıtlarda sadece evet ya da hayır var. Çözmek gibi derdi olan, sorunu anlamaya yönelik anket yapmaz mı?
Bizler sendika bürokratlarının derdini biliyoruz. Anketlerle yapmaya çalıştıkları algı operasyonunun da farkındayız. Çözüm, bunun farkında olan öncü metal işçilerinin harekete geçmesindedir. Onların anketlerine karşı kendi taleplerimizi belirlemeli, komitelerimizi kurmalı, kendi gücümüze güvenmeliyiz.