“İSİG (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği) Meclisi’nin verilerine göre 2013-2023’te, 234’ü 14 yaşından küçük olmak üzere 671 çocuk işçi iş cinayetlerine kurban giderken MESEM’ler aracılığıyla çocuk emeği sömürüsü katmerleniyor, çocuk işçiler bakanlık denetiminde ölüme gönderiliyor.”
Son altı ayda MESEM kapsamında çalışan en az 8 çocuk iş cinayetinde hayatını kaybetti. Kaç çocuk işçinin yaralandığı ise bilinmiyor. Mesleki Eğitim Merkezi adı altında çocuk emeği sömürüsü son hız devam ediyor. Kapitalizm ilk döneminden bugüne çocuk emeğini ucuz işgücü olarak kullanmaktan geri durmamıştır.
Bugün de sözde eğitimle üretimi buluşturacaklarını söyleyip çocuk emeğini ucuz iş gücü olarak sermayenin hizmetine sunuyorlar. Asgari ücretin üçte birine veya yarısına dört günü işte bir günü okulda geçiren 1,4 milyon çocuk gerçekte eğitim almıyor, işçi olarak çalıştırılıyor. Sadece çocuk emeği sömürüsü gerçekleşmiyor, çocuklarımızın yaşamları da tehdit altında.
İSİG (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği) Meclisi’nin verilerine göre 2013-2023’te, 234’ü 14 yaşından küçük olmak üzere 671 çocuk işçi iş cinayetlerine kurban giderken MESEM’ler aracılığıyla çocuk emeği sömürüsü katmerleniyor, çocuk işçiler bakanlık denetiminde ölüme gönderiliyor.
Dahası, cinsel istismar ve taciz vakaları da artmaya başladı. Sertrans Lojistik’te cinsel istismara maruz kalan öğrenciye “Taciz iş hayatında sıklıkla karşılaşacağınız bir şey, alışın” denildi. Mercedes’te de çırak olarak çalıştırılan bir öğrenci müşteri tarafından tacize uğradı ve öğrenci haksız ve suçlu bulunarak işten çıkartıldı.
Millî Eğitim Bakanlığı MESEM’le de yetinmiyor. 30’un üzerinde şehirde sermayedarlarla bir araya gelip kafa kafaya vermişler ve yeni bir mevzuat hazırlamışlar. Yeni mevzuata göre “bölge, ihtisas, sektör içi ve sektöre entegre’ olmak üzere dört yeni okul modeli oluşturulacak. 9. sınıftan itibaren fabrikaların içine açılacak okullarla 11 ve 12. sınıftan itibaren üretim hatlarına geçilmesiyle çocukların okul yaşamı toptan bitirilecek, işçilik yaşamı başlatılacak. Bölge okulu adı altında ise okullar pansiyonlu olacak, çocuk emeği sömürüsü için ‘vakit’ kazanılacak.
Bu adımlarla sermayenin ihtiyaçlarına göre şekillenmiş sözde mesleki eğitim adı altında çocuk işçilik yaygınlaştırılacak, sermayenin ucuz ve nitelikli iş gücü ihtiyacı karşılanacak. Hem de çocuklarımızın geleceği, yaşamları pahasına.