“Kâr rekorları kıran kapitalistlere vergi afları devam edecek, işçilerden toplanan paralarla oluşan fonlar yağmalanması için sermayeye aktarılacak. Yeni yetme zenginler devletin tüm olanaklarını babalarının malıymış gibi kullanmaya devam edecek.”
Günlerdir “kamuya tasarruf tedbirleri geliyor” denilerek büyük gürültüler kopartılan “enflasyonla mücadele” paketi açıklandı.
“Kamuda tasarruf ve verimlilik paketi” adını verdikleri ve devamının geleceğini müjdeledikleri paketin içeriği göz boyamak üzerine kurulmuş. Kamuya taşıt alımı sınırlanacak, sadece bir yerden yönetim kurulu maaşı alınacak ve buradan alınan ücrete üst sınır gelecek. Mehmet Şimşek’in zamanında çerez parası olarak tanımladığı lüks araçlarda sınırlamaya giderek, üç beş yerden maaş alan asalakların tek maaş almasını sağlayarak devlet bütçesini arpalığa çevirenler “tasarruf” günlerine girmiş oluyorlar. Bir de ajanda, takvim vb. eşantiyon dağıtmayacak, lüks yerlerde toplantı yapmayacaklarmış. Büyük fedakârlık! Bu kadarıyla açlık sınırının altında kölece koşullarda çalışan işçi ve emekçilere “devlet üzerine düşeni yapıyor, sıra sizde” demeye hazırlanıyorlar.
Kâr rekorları kıran kapitalistlere vergi afları devam edecek, işçilerden toplanan paralarla oluşan fonlar yağmalanması için sermayeye aktarılacak. Yeni yetme zenginler devletin tüm olanaklarını babalarının malıymış gibi kullanmaya devam edecek. Geçiş garantili yollara, hasta garantili hastanelere, uçak inmeyen hava limanlarına ödemeler aralıksız sürecek. Dakikada 23 bin lira harcayan Saray lüks ve şatafat ile itibardan tasarruf etmeyecek. Ve daha nicesi… Ama gerçekten uygulayıp uygulamayacakları bile meçhul olan taşıt alımı ve tek yerden maaş alma sınırlaması ile enflasyonla mücadelede “büyük fedakârlık” gösteriyormuş edasıyla caka satılacak.
Paketin esas amacını ise bu makyaj maddeleri ayıklandığında görüyoruz. Emekli olanların yerine kamuya kimse alınmayacak. Eğitim ve sağlık gibi alanlarda yıkım devam edecek, az insanla çok iş yapılacak. Örneğin atanamayan öğretmen sayısı artacak. Kamuya ait sosyal tesisler vb. satışa çıkartılacak. Kamu emekçilerinin servisleri ortadan kaldırılacak. Yani fırsat bu fırsat kazanılmış bir dizi hak ortadan kaldırılacak. Yarın tüm işçiler için gündeme gelmesi işten bile olmayan “binin otobüse gelin işe” anlayışının belki de ilk adımı bu. İşçi ve emekçilerle alay edercesine açıklanan bu paketi de krizin faturasını da reddediyoruz. Bu krizi biz yaratmadık faturasını yıllardır AKP düzeninin nimetlerinden yararlanan kapitalistler, onlara hizmette kusur etmeyip kendi cebini dolduran siyasetçi ve bürokratlar ödesin.