Filistin direniyor, direnecek!

Türkiye işçi sınıfı ve emekçileri Trump’ın arsız planlarına olduğu kadar ülke egemenlerinin buna sessiz kalmasına karşı da sesini yükseltmeli, Filistin halkıyla dayanışmayı büyütmelidir.

ABD başkanı Trump, İsrail başbakanı Netanyahu’yu onur konuğu olarak ağırladı. Yaklaşık on beş aydır Gazze’de taş taş üstünde bırakmayan, on binlerce insanı katleden, on binlercesini yaralayan siyonist rejimin şefinin ödülünü bizzat Trump açıkladı. “Gazze Filistinsizleştirilecek”! Bir emlak zengini olmakla övünen Trump Gazze’yi ABD adına devralacağını, sonra da “Ortadoğu’nun en büyük ve en gösterişli turizm merkezi” haline getirileceğini söyledi.

Bu açıklama, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği soykırımın ardından kalan Filistinlileri zorla sürgüne gönderme planının ilanıdır. Bu planın yeni olmadığı biliniyor. İsrail, kurulduğundan bu yana Filistin topraklarını parça parça gasp ederek, halkını göçe zorluyor. Batı emperyalizminin rıza gösterdiği bu plan şimdi önümüze “Ortadoğu’nun cazibe merkezi” ambalajı ile tekrar sürülüyor. Eskiden ABD bir yeri işgal edeceği zaman, inandırıcı olmasa da gerekçeler bulurdu. Şimdi ise emperyalist arsızlık buna bile ihtiyaç duymuyor.

İsrail kurulduğu günden bugüne Ortadoğu halkları için bir katliam devleti olarak varoldu. Emperyalistlerin bölgeye yerleştirdiği bir savaş makinası olarak sayısız kez katliamlara başvurdu. Filistin halkının topraklarını işgal etti, evlerinden sürdü, tutukladı, öldürdü… Tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleşen bu saldırganlık her zaman büyük bir pervasızlık sergilendi. İsrail’in katliamları, saldırıları, işgalleri emperyalistler tarafından desteklendi, alkışlandı ve ödüllendirildi.

7 Ekim 2023’ten bugüne Gazze halkı tam anlamıyla bir kırımdan geçirildi. Kentler baştan sona moloz yığına çevrilirken çoluk çocuk genç kadın demeden insanlar katledildi. Dünyaya “insan hakları”, “demokrasi”, “medeniyet” pazarlamaya çalışan batılı emperyalistler, ilkel barbarlık dönemlerini aratmayan bu vahşet karşısında ise İsrail’in aktif destekçileri oldular.

Aylar boyunca bombalanan, insan cesetlerinin halen yıkıntılar altında bulunduğu Gazze’de oteller ve eğlence merkezleri üzerinden “turizm cenneti” yaratma fikri ancak insanlık dışı emperyalist sistemin işi olabilir. Bunun dillendirilebilmesi bile, karşımızda duranın aşılması gereken bir barbarlık düzeni olduğu gerçeğini kendi başına göstermeye yeter.

Ama unuttukları bir şey var. Filistin halkı direniyor ve direnmeye devam edecek. Emperyalistler sömürgecilik ve işgal ile dünya halklarına kan kusturmaya çalışırken karşılarında her zaman direnen halkları buldular. Bulmaya da devam edecekler. Gazze’de zenginler için bir tatil cenneti hayali görenler yanıldıklarını anlamak için de çok beklemeyecekler. 77 yıldır karşı karşıya kaldığı her türlü zorbalığa karşın baş eğdirilemeyen Filistin halkı bu sefer de zulmü göğüslemeyi bilecek.

Türkiye işçi sınıfı ve emekçileri ile Filistin halkı ve onların haklı davası arasında her zaman çok güçlü bir gönül bağı olmuştur. Ne yazık ki İsrail siyonizmi ve batı emperyalizmine göbekten bağlı ülke siyasetçileri bu sorunu ve bağı her zaman istismar etmişlerdir. Biraz da bunun etkisiyle Türkiye emekçi halkları Filistin halkının haklı davasının arkasında yeterince duramamaktadır. Türkiye işçi sınıfı ve emekçileri Trump’ın arsız planlarına olduğu kadar ülke egemenlerinin buna sessiz kalmasına karşı da sesini yükseltmeli, Filistin halkıyla dayanışmayı büyütmelidir.