Bu modern kölelik prangalarını kırmak işçi sınıfının elinde. Hayatlarımızın her anını kontrol etmeye çalışanlara karşı emeğimizi kolektif bir güç olarak örgütlemek tek çıkış yolumuzdur. Her dakikamızı isteyenlere vereceğimiz yanıt, emeğimizi ne ölçüde ve hangi örgütlülükle savunduğumuzda gizlidir!
Kapitalist sömürü düzeni “üretim verimliliği” maskesi altında Orta Çağ’dan kalma kölelik uygulamalarını “modern” kılıflarla kullanmaya devam ediyor. İnsanlığın çıkarlarına hizmet etmesi gereken teknolojik ilerlemeler bir avuç aç gözlü kapitalistin elinde işçi sınıfı için birer prangaya dönüşüyor.
Akkuyu Nükleer Santrali’nde çalışan işçiler zorunlu olarak taktırılan kol saati şeklindeki takip cihazları ile GPS üzerinden takip ediliyor, anlık olarak denetleniyorlar. İşçiler cihazın takılmadığı zaman günlük yevmiyelerinin kesildiğini, saat bozulduğunda veya kırıldığında bedelinin ücretlerinden kesildiğini ve bilekten çıkarıldığı an arandıklarını söylüyorlar.
Üretim baskısı, kapitalistlerin daha fazla kâr etmek için birim zamanda daha fazla üretim gerçekleştirmek adına uyguladıkları yaygın yöntemlerden biridir. Teknolojik gelişimin yardımı ile makinalarda başlayan takip yönetimini şimdi ise işçilere eklenecek aksesuarlarla büyütmenin peşindeler. Kapitalist sömürü düzenini tariflemek için kullanılan ‘Modern Kölelik’ tanımı hiç bu kadar yalın bir gerçek halini almamıştı. Sözde insanlık 21. yüzyılda Uzay Çağı’na yürüyor, ancak aç gözlü kapitalistler en ilkel dönemlerden kalma yöntemleri bu yeni çağa uyarlayarak işçileri sömürmeye ve baskı altında tutmaya devam ediyorlar.
Söz konusu olan kendi sefil sınıf çıkarları olduğunda her türlü bilgiyi “ticari sır” adı altında gizleyen sermayedarlar, işçinin yaşamının her saniyesini denetleme hakkını ise kendilerinde bulabiliyorlar.
Bu modern kölelik prangalarını kırmak işçi sınıfının elinde. Hayatlarımızın her anını kontrol etmeye çalışanlara karşı emeğimizi kolektif bir güç olarak örgütlemek tek çıkış yolumuzdur. Her dakikamızı isteyenlere vereceğimiz yanıt, emeğimizi ne ölçüde ve hangi örgütlülükle savunduğumuzda gizlidir!
