“Hrant Dink’in eşi Rakel Dink eşinin cenazesinde yaptığı konuşmada Ogün Samast’ı kast ederek ‘Bir bebekten katil yaratan karanlığı sorgulamadan hiçbir şey yapılmaz kardeşlerim.’ demişti. O karanlık halen sürüyor. Ve yeni katiller yaratmak için fırsat kolluyor. Samast’ın tahliyesi bu gerçeği gösteriyor.”
AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve insan hakları aktivisti Hrant Dink 19 Ocak 2007’de düzenlenen bir suikastla katledilmişti. Cinayeti gerçekleştiren tetikçi Ogün Samast “iyi halli” olduğu gerekçesiyle 15 Kasım günü tahliye edildi.
Samast’ın Hrant Dink’i öldürme emrini nereden aldığı tüm dava süreci boyunca hiçbir zaman aydınlatılmamıştı. Samast’a “basit çete”den ceza verilmesi ve yargılamanın ortadaki delillere rağmen “örgütlü suç” kapsamı dışında tutulması bu emri verenlerin korunduğunun göstergesiydi. Dava süreci hep taşeron/tetikçi kişiler etrafında döndürüldü. Cinayeti organize edenler doğrudan devlet görevlileri oldukları için arkadaki esas güç hep saklanılmaya çalışıldı. Yargılama sürecinde tetikçi Samast’a cinayetin talimatını 2004’te Trabzon’da Mc Donalds’a bombalı saldırı düzenleyen Yasin Hayal’in verdiği açığa çıktı. Hayal, bombalı saldırıdan sonra Trabzon Emniyeti İstihbarat Şubesi’nde göreve başlatılmıştı. Yasin Hayal’in Hrant’ı öldürmek için silah istediği kişi, eniştesi Coşkun İğci ise Trabzon İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı çalışıyordu. Trabzon istihbaratına bağlı çalışan Erhan Tuncel, Yasin Hayal’in Hrant Dink’e yönelik saldırı planladığına dair Emniyet Müdürlüğü’ne önden rapor vermişti. Temmuz 2006’da Coşkun İğci’nin, Yasin Hayal’in kendisinden silah istediğini, Hrant Dink’e suikast gerçekleştireceğini, çalıştığı Trabzon İl Jandarma Komutanlığı’na bildirdiği ortaya çıktı. Bir raporla emniyet istihbarat daire başkanlığına verilmişti. Tetikçinin Hrant’ı vurduğu sırada ise aralarında rütbeli jandarma astsubayının da bulunduğu altı kamu görevlisinin olay yerinde olduğu saptandı. Tüm bunlar cinayetin arkasında esas gücün ne olduğunu açıkça ortaya koyarken bu bağlantılar görmezden gelindi. Bir devlet organizasyonundan çok kendi içinde bazı kamu görevlilerinin karıştığı bir olay kurgusu yaratıldı. Kamu görevlilerinden yargılananlar oldu. Ama onların hangi saik ve hiyerarşik ilişkiler içinde bu cinayete bulaştığı sorusu ortada bırakıldı.
Valisinden Yargıtay’ına, medyasından tetikçisine, Başbakan’ından İçişleri Bakanı’na, emniyetinden istihbaratına kadar devletin bütün kademelerinin göz yumduğu bu cinayetin tetikçisinin tahliye edilmesi toplumda bir tepkiye konu oldu. Ama asıl soru halen yanıtlanmayı bekliyor. Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, eşinin cenazesinde yaptığı konuşmada Ogün Samast’ı kast ederek “Bir bebekten katil yaratan karanlığı sorgulamadan hiçbir şey yapılmaz kardeşlerim.” demişti. O karanlık halen sürüyor. Ve yeni katiller yaratmak için fırsat kolluyor. Samast’ın tahliyesi bu gerçeği gösteriyor.
