“Kamuda tasarruf adı altında kazanılmış haklarımıza, canımıza kast eden uygulamalara geçit vermeyelim. Taleplerimizi yükseltelim, mücadeleyi büyütelim.”
Geçtiğimiz aylarda açıklanan kamuda tasarruf paketinden emekçi kadınların payına yaşadıkları sorunları derinleştirecek “önlemler” düştü. “İtibardan tasarruf olmaz” diyen sermaye iktidarı bizlerin kazanılmış haklarına göz dikiyor. Zaten yetersiz olan kamu kreşleri tasarruf adı altında kapatılıyor, yenilerinin açılması engelleniyor. Ege Üniversitesi kreşinin kapatılması bunun bir örneği. Son yerel seçimlerde belediyelerin temel vaatlerinden biri olan “kreş açılması” tasarruf tedbirleri kapsamında yasaklanıyor. Kamu servisleri iptal ediliyor. Belediyede çalışan işçiler tasarruf adı altında kapının önüne konuyor. Bu “tasarruf” politikaları kuşkusuz sadece kamuyu kapsamıyor. Özel sektörde de tasarruf adı altında klimaların çalışmaması, yeterli iş ekipmanının olmaması, sağlıksız ve porsiyonu yetersiz yemek gibi sorunlarla karşılaşıyoruz.
Tasarruf adı altında devreye sokulan saldırılar bunlarla da sınırlı değil. Özellikle kadın emekçilerin hayatını etkileyecek, kadına yönelik farklı şiddet biçimlerinin artmasına sebep olabilecek bir uygulama da yine “tasarruf” adı altında gündemde. Büyükşehir ve mücavir alanlarındaki belediyeler için aydınlatma giderleri kapsamında kesilen yüzde 20’lik pay yüzde 30’a, diğer belediyeler için ise yüzde 10’dan yüzde 15’e çıkartılacak. Bu da sokakların daha az aydınlatılması, dolayısıyla da kadınlar için daha güvensizleşmesi anlamına geliyor.
Pek çok kadın özellikle akşam saatlerinde sokakta tacize, şiddete ya da gaspa uğramak korkusuyla hareket ediyor. Kadınlar çoğunlukla karanlık bir sokaktan geçmek yerine daha güvenli olduğunu düşündüğü sokaklara yönelerek gerekirse yolunu uzatıyor. Sokakların daha tenha ve karanlık olduğu sabahın erken saatleri ve gece saatlerinde servise gitmek bile pek çok emekçi kadın için bir sorun oluşturuyor. Diğer yandan pek çok emekçi kadın işe giderken servis hakkından yararlanamadığı için işe gidiş geliş saatlerinde hem sokaklarda hem de toplu taşımada taciz vb. sorunlarla karşılaşıyor.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu 2023 Raporu’na göre katledilen kadınların yüzde 18’i sokakta öldürüldü. Sadece bu veri bile sokakların kadınlar için ne kadar güvensiz olduğunu göstermekte. Ancak sermaye düzeni sokakları kadınlar için daha güvenli hale getirmek için önlemler almak yerine mevcut durumu daha da kötüleştirecek adımlar atıyor.
Kamuda tasarruf adı altında kazanılmış haklarımıza, canımıza kast eden uygulamalara geçit vermeyelim. Taleplerimizi yükseltelim, mücadeleyi büyütelim.
*Kreş haktır. Tüm işyerlerine, mahallelere ve OSB’lere ücretsiz, 7/24 açık, nitelikli kreş açılsın!
* Tüm çalışanlara servis hakkı verilsin!
* Toplu taşıma kapasiteleri ve saatleri artırılsın, emekçilere ücretsiz ve nitelikli bir şekilde sağlansın!
* Tüm sokaklara yeterli aydınlatma yapılsın!
* Kadına yönelik şiddet suçlarında cezalar caydırıcı olacak şekilde artırılsın!