Patronların ve evin kölesi olmayacağız!

“Çalışma koşullarımızın ağırlaşması, iş güvencemizin ortadan kalkması, ücretlerimizin düşmesi, dahası bugüne kadar mücadele ile kazandıklarımızın gaspedilmesi anlamına gelen bu saldırıya izin vermemek bizlerin elinde. Güvenceli çalışma ve yaşam için erkek sınıf kardeşlerimizle birlikte mücadeleyi yükseltmeye!”

Ekonomik krizin faturasını biz işçi ve emekçilere ödetmek için uygulanan kemer sıkma programında sırada iş yasasındaki değişiklikler var. İktidarın sermaye temsilcileriyle birlikte gerçekleştirdiği “Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Koordinasyon Kurulu” (YOİKK) toplantısından yansıyanlara göre, sözde iş sözleşmesinin kolaylaştırılması adına belirli süreli çalışmada somut bir gerekçe aranmayacak, “uzaktan”, “kısmi çalışma” adları altında esnek çalışma daha da yaygınlaştırılacak.

Kuralsız ve güvencesiz çalışma anlamına gelen esnek çalışmayı temel bir çalışma rejimi haline getirmek kapitalistlerin uzun süredir gündeminde. Üstelik, bir dönemdir yaptıkları açıklamalarda esnek çalışmayı kadınlar üzerinden meşrulaştırmaya çalışıyorlar. “İş ve yaşam” dengesini kurmaktan bahsediyor, “yollarda geçen zamanın kısaltılması, çocuk bakımının rahatlaması, evdeki sorumlulukların yerine getirilmesi” güzellemeleri yaparak esnek çalışmayı kadınlar için bir “lütuf” olarak sunuyorlar.

Ancak kapitalistlerin amacı hiç de kadınların çalışma ve yaşamda karşılaştıkları zorlukları hafifletmek değil. Tüm planları maliyetleri azaltarak kârlarına daha fazla kâr katmak…

AKP iktidarı bu adımla bir taşla iki kuş vurmayı hedefliyor. Bir yandan kuralsız çalışmayı hakim kılmayı istiyor. Esnek çalışma rejimine göre çalışma süreleri, çalışma koşulları tümüyle patronların insafına kalacak. Bu da başta kadınlar olmak üzere ucuz iş gücü olarak çalıştırmak anlamına gelecek. Aynı zamanda kapitalist patronlar yemek, servis gibi yüklerden de kurtulmuş olacak. Öbür yandan ise patronların ve devletin karşılaması gereken çocuk bakımı, yaşlı bakımı gibi tüm sorumluluklar doğrudan kadınların üzerine yıkılacak. Denilebilir ki, bu yükler zaten kadının üzerindeydi. Ancak esnek çalışmanın temel bir çalışma biçimi haline gelmesi ile birlikte patronların kreş yükümlülükleri de artık tümüyle ortadan kalkmış olacak.

AKP iktidarı tarafından geçtiğimiz aylarda yayınlanan “Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı”na göre, “kutsal annelik” adı altında kadınların ev içi sorumlulukları hatırlatılıyor, gün geçtikçe azalan genç iş gücü nüfusunun kadınların doğurganlığı artırılarak çözülmesi hedefleniyor. Öbür yandan da kadınların esnek çalışma ile çalışma yaşamına katılabileceği ifade ediliyor. Yani AKP’nin kadınlara dönük saldırıları ile kemer sıkma programı bir bütünlük taşıyor.

Esnek çalışma, kadınlar üzerindeki yükü hafifletmek değil, tam tersine daha da ağırlaştırmak demek. Kadınları daha fazla evin içine hapsetmek demek. Aynı zamanda kadınların emeğinin daha ucuz hale gelmesi, güvencesiz ve örgütsüz olması demek…

Buradaki asıl soru şu. Bizler buna izin verecek miyiz? Pek çok kadın arkadaşımız için başta çocuk bakımı olmak üzere ev içi sorumluluklardan kaynaklı esnek çalışma cazip görülebilmektedir. Bu büyük tuzaktır, oltanın ucundaki zehirli yemdir. Çalışma koşullarımızın ağırlaşması, iş güvencemizin ortadan kalkması, ücretlerimizin düşmesi, dahası bugüne kadar mücadele ile kazandıklarımızın gaspedilmesi anlamına gelen bu saldırıya izin vermemek bizlerin elinde. Güvenceli çalışma ve yaşam için erkek sınıf kardeşlerimizle birlikte mücadeleyi yükseltmeye!