Pazar, Aralık 7, 2025

New York’ta seçimleri “sosyalist” aday kazandı

Mamdani’nin bu zaferi ne ABD’nin saldırgan emperyalist politikalarını etkileyebilir ne de sömürü ve soygun düzeninde bir değişiklik yaratabilir. Eğer vadettiği programı sabote etme girişimlerinin üstesinden gelebilirse, New York’un emekçileri, göçmenleri, ezilenleri ve yoksullarının yaşamı bir nebze kolaylaşır.

Amerikalılar “savaşın ve ölümün kralı”na karşı!

“Krala hayır!” gösterileri, Trump yönetiminin diktatörlük kurma hazırlığına karşı halk muhalefetinin arttığını gösterdi. Beyaz Saray faşizm kokuyor ve milyonlar bu iğrenç kokuyu almaya başladı.

Filistin halkının direniş iradesini kıramadılar!

“Emperyalistler ve siyonistler yenilecek, direnen halklar kazanacak!” diyoruz. Zira başka bir yolla halkların barışa kavuşması mümkün değil. Ancak onları yenebilmek için hem halkların hem işçilerin güçlerini birleştirerek mücadele etmeleri şarttır.

Filistin halkı ile enternasyonal dayanışma büyüyor!

İşçi sınıfının enternasyonal dayanışması ve mücadelesi sadece savaşlara karşı değil, aynı zamanda kapitalizmin krizlerine, yoksulluğa ve adaletsizliğe karşı da bir çıkış yolu sunmaktadır. Bugün tüm dünyada savaş tamtamlarının çalınması ve savaş hazırlıkları bahanesiyle kazanılmış haklarımızın gasp edilmesi, bu mücadelenin ne kadar acil ve hayati olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.

Fransa’da kitleler yine sokaklarda!

Fransa’da işçiler, emekçiler, gençler ve kadınlar iktidarın politikalarını sessizce izleselerdi, Macron yönetiminin işi kolay olurdu. Oysa tersi oluyor. Zira emekçilerin ve genel olarak toplumsal muhalefetin güçlü ve köklü bir mücadele geleneği var. Bu da sistemin krizini derinleştiriyor. Bundan dolayı Macron bazen geri adım atmak zorunda kalıyor.

Şerife Muhammedi’ye özgürlük!

Şerife Muhammedi’nin idamıyla İran işçi sınıfı saflarına korku salınarak, işçilerin mücadelesinin büyümesi engellenmek isteniyor. Türkiyeli işçi ve emekçiler olarak İran işçi sınıfı ile enternasyonal dayanışmamızı yükseltelim, “Şerife Muhammedi’ye özgürlük!” çağrısına ses verelim!

DÜNYA / Tüm Yazılar

Bangladeş’te halk isyanı

SYRIZA deneyimi…

Beş kıta, tek sınıf!

KAPAK

Asgari değil insanca bir yaşam!

“Başlayan asgari ücret süreci ve onu takip edecek yıllık zam dönemi, işçi sınıfı ve emekçilerin birliğini ve örgütlülüğünü güçlendirmek için önemli fırsatlar sunuyor. Bu fırsatları değerlendirmek, sınıf içi örgütlülüğü güçlendirmek, farklı mücadele arayışlarını yan yana getirmek ve tüm çabayı krizin faturasını reddeden ortak bir hat üzerinde birleştirmek önümüzdeki görevlerdir.”

Düzen siyaseti çürümüştür!

Baskı, sömürü ve rant üzerine kurulu bu düzenin siyasetinde riyakârlık ve çıkar ilişkilerine boyun eğme düzenin mayasından gelmektedir. Vaatler ve söylemler gibi ilkeler, programlar, yasalar ve işleyişler de işçi emekçileri aldatmak dışında bir anlam ifade etmez. Bu aldanmadan kurtulmanın yolu, işçi sınıfının bu oyunun dışına çıkarak kendi siyasetini inşa etmesinden geçiyor.

IMF’siz IMF programına devam…

Peki bu durumda; işçi sınıfı ne yapacak? Ya IMF güdümlü sefalet koşullarını dayatan programlara boyun eğecek ya da masaya yumruğunu vurup kendi kaderini kendi ellerine alacak… Bugün sermaye sınıfının çıkarları uğruna milyonlarca emekçiye sefalet dayatan bu düzenin karşısında emekçilerin insanca bir yaşam için mücadele etmek dışında başka bir seçeneği bulunmuyor.

Kaybettiklerimizin hesabını sormak için…

Dilovası’nda ölen kadınlar ve çocuklar, Bursa’da yanarak can verenler, Küçükçekmece’de boğulan kaıdnlar, Balıkesir’de patlamada hayatını kaybeden işçiler … Hepsinin sorumlusu bu sömürü düzenidir. Yitirdiğimiz tüm kadınlar anısına and olsun, bu sömürü düzenini bir avuç açgözlü kapitalistin başına yıkacağız!

Demokrasi kavramı üzerine 5 / İşçi demokrasisi

İşçi demokrasisinin, burjuva demokrasisinden binlerce kat daha demokratik ve üstün olduğu gerçeği gerek Paris Komünü deneyimi gerekse 1917 Ekim Devrimi’yle somut olarak doğrulanmıştır.

Demokrasi kavramı üzerine 4 / Burjuva demokrasisi

Kapitalist düzende üretim araçlarıyla birlikte devlet de burjuvaziye aittir. Dolayısıyla bu düzende “eşitlik”, “özgürlük” ve “demokrasi” gibi kavramlar, üretim araçlarının özel mülkiyetinin burjuvaziye ait olduğu ve bununla birlikte siyasal iktidarın da ona ait olduğu gerçeğini gizlemeye yarar.

Demokrasi kavramı üzerine-3 / Sömürü, devlet ve demokrasi

İşçi sınıfının kendi mücadelesiyle elde ettiği oy hakkı, yasalar önünde eşitlik, biçimsel seçilme hakkı gibi kazanımlar da siyasal iktidarın gerçek niteliği konusunda yanılsamalara yol açtı. Burjuvazi önce zorla kabul etmek zorunda kaldığı bu hakları, sonrasında sömürü düzenini geniş kitlelere onaylatmanın aracına çevirdi. Bu da işçi sınıfı ve emekçilerin, üretim araçlarına sahip olan kapitalistlerin siyasal iktidarın da esas sahibi olduğu ve devlet denilen mekanizmanın onlara hizmet ettiği gerçeğini kavramasını zorlaştırdı.